Şafakta Gökyüzü
Rüzgâr saçlarını tarıyordu bulutların
Yeleleri ahenkle dans ediyordu atların
Telaşla geçerken ufuktan dörtnala
Karanlık üzerini örtüyordu otların
Yeniden doğacak bir güzel gün alaza
Ufuk boyunca uzanır maviden beyaza
Yine, bir aşk ile beklerken yeni günü
Yanakları ne de hoş, dönüyordu kiraza
Turuncudan kırmızıya boyarken yaldızlara
Kırgın değilim dolunaya kaybolan yıldızlara
Elini eteğini toplarken gökte hasat zamanı
Karanlık ne güzel haslet dönüyordu beyaza
Yavaş akan nehirler gibi dingin istemiyor
Bir kenara bırakılmak, alacadan hükmünü
Lakin bir sanatçı tutmuş gönül fırçalarını
Boyuyor savrulmuş bin bir rengi bahara
Toplanırken gökyüzünün süslü kandilleri
Yeni bir sahne hazırlanır uyanan doğaya
Her bir renk karışırken inceden bu tuvalde
Hayat rengârenk perdelerle açılıyor sabaha
Mücahit Ünal